Selüloza Geri Dönüş

Malum, SBS gazisiyim ben. Ama ona rağmen içimdeki wedding crasher tipli tatil manyağı durmadı dear okur, durmayacak... Bu sebeple sınavdan çıkıp artiz artiz puanımı yazıp İzmir'e tüydüm.



Ben kendimi zeki sanadurayım, ananem dehasıyla beni alt etmek için hain, habis, hunhar gibi 'h' ile başlayan Osmanlıca kelimelerden oluşan sıfatlara sahip bir plan kurmuştu.
Daha İzmir'de de kuşların cıvıldayıp, trafiğin akıp, insanların koşuşturup durduğunu göremeden dağ başına çıkartıldım. Sağım solum ot, farklı açılardan bakınca rengi değişen janjanlı böcek, üzerinde kuşların gezindiği ezik dutlarla doluyken mangal kokusu eşliğinde kaşındım ve dahi derimi yüzdüm.


Bu vesileyle bir kez daha gördüm ki doğa bana yaramıyor. Hakikaten beynim pörsüyor. Eve gelince Ice Tea diye kola içtiğimi göz önünde bulundurarak kenime bağ bahçe olaylarını yasaklıyorum.
Düşünsene bir dear okur, bir dahaki gezi sonrası bizim ev diye başka bir eve girmeyeceğimin, arabaya biniyorum diye bagaja oturmayacağımın, adımı sorduklarında Abuzitdin demeyeceğimin garantisi yok. Olayı istatistiğe vurduğumuzda 27 bağ muhabbetinin 34'ünde IQ seviyemi 1/75 oranında küçük gösteren saçma hareketlerde bulunduğumu açık seçik gözlemleyebiliriz.


Elimdeki bu sayısal verilere bakarak söylüyorum ki, selülozdan gelmiş olabilirim ama şu yakında bir daha selüloza geri dönmeyeceğim. Ananeeeee, bu da böyle bilineee.

Hiç yorum yok: