Musiki.

Bu aralar müzik yerine musiki deme kararı aldım. Niye bilmiyorum, kulağa daha melodik geliyor. Evet. -aslında çok rasyonel bir insanımdır. bakmayın bu paragrafa.-

Yandaki müzikleri değiştirdim ve altlarına ne olduklarını yazıyorum dear okur, böylece bu ne, diye tıklayıp benim yüzümden kulak felci olmazsın, seçer beğenir dinlersin diye düşündüm.
İyi yaptım değil mi? Cevap veriyorum, evet :))

Üstüme Basıp Geçme Yâr

Gökhan Kırdar'dan ananeme gelsin efenim, Üstüme Basıp Geçme.

Son birkaç gündür ananemin paspası oldum dear okur; saçımı süpürge, ayağımı klima yaptım, o kadar seviyorum yani. Bir cefakârım, bir fedakârım ki ah sorma. -bu kısa çizgi arasında inanmış gibi yapıyoruz-


...Olayın aslı ise aşağıdaki flashback'teki gibidir...

Anane bir sahurda daha evde ordu beslermişcesine şen ve tantanacı bir biçimde karnını doyurur. Burnunun dibinde çalan horoz efektli saati duymayan ama sahur programlarının sesiyle yerinden fırlayan cefakâr, fedakâr Geveze su içmek için mutfağa gider.

Geri döndüğünde o kadar bitkin, o kadar uykuludur ki kendi yatağına kadar gidemez ve ananesinin yerdeki döşeğinde uykuya dalar.

Aradan ne kadar geçti bilinmez ama bir süre sonra Geveze bacağında bir basınç hissederek korkuyla uyanır. Aptal aptal etrafa bakınırken ananeyle göz göze gelir ve her şey yerli yerine oturur.
Anane, Geveze'nin üstüne basmıştır. Torunu Geveze'nin üstüne basmıştır. Ciddi ciddi, olanca 75 kiloluk ağırlığıyla basmıştır.


Şimdiye kadar ananemle pek çok saçmalığa imza attık dear okur, ama bu kesinlikle ilk 5'e oynar. Bacağımda güdük, tombik bir 36 numara ayak izi taşıyorum hâlâ. Bir de bu yetmezmiş gibi az önce ayağıma bastı.

-Ohş. Ne güzel soğukmuş ayağın ya. Dur bakiim, getir bi daha basıcam. Ohş. Buz gibi. Naaptın sen ayağına böyle Geveze? Buz gibi valla. Ay kaçma dur! Dur diyorum, kaçmasana!

Hikaye Yazabilen Dear Okurlara Duyuru

Dear okurcum, edebiyata ilgin varsa, hikaye yazabiliyorsan sana bi teklifim var.

Hadi gel Orlando'nun açtığı blogda hikaye yaz. Evet evet, gel hadi. Ya da yorulma, mail filan at.

Çekinme, bi mail yani.

Müdür bu. Mail bilgileri için bi tık.

Burgu ve Tonlama

Her annenin kullandığına inandığım 'gözleriynen anlatma' suretiyle gerçekleştirilen iletişim tarzını biliyorsundur dear okur.
Anne bakar; evlat susar.
Anne bakar; evlat çay getirir.
Anne bakar; evlat kolonya getirir.
Anne bakar; evlat oturuşunu düzeltir.
Anne bakar; evlat odasına çekilir.
Anne bakar; evlat yerin dibinde dinlenme tesisi kurar.
Bizim evdeyse anne bakar, evlat da bakar. Zira ben hiçbir zaman bakışlarla gerçekleştirilen 3. taraf işlevselliklerinde görev alamadım. Bu yüden de ananem bir can kurtaran edasıyla Burgu ve Tonlama'yı hayatımıza soktu.

Burgu ve Tonlama 101
Kullanım Alanları: 3. şahıslara çaktırmadan ayar verme, kurbanın 'gız gibi' (bkz. Ananeler Ne Der, Neyi Kasteder?, Bölüm 7, Sayfa 218; Geveze Yayınları 2010) iş yapmasını sağlama.
Kullanım Periyotları: Spesifik bir periyot söylemek zor olsa da 'vur deyince öldürmemek' ölçüsü hayati önem taşır. Zira bir süre sonra advers etkiler görülebilir.

Kullanan İçin Advers Etkiler: 40 senelik tenor gibi konuşma, karşı tarafın her lafınızı iğneleme olarak algılaması, el parmaklarında kaz spazmı, gözlerde fırlaklık.

Kurban İçin Advers Etkiler: Paranoya, aşırı yorgunluk, dikkat dağınıklığı, vücutta morarma, zaman zaman kronik TBEK sendromu. (bkz. Toz Bezli Ev Kızı Sendromu)

Kullanım Şekli: Kubana en az 15 santim uzaklıkta, tüpü dik tuta... Yani anla işte dear okur; cümlenin bazı yerlerinde sesi inceltip kalınlaştırarak karşı tarafa mesaj vermek suretiyle tonlama, karşı taraf tonlamadan anlamazsa parmaklarla kaba eti veya kolu mıncırmak suretiyle burgu kullanılmaktadır. Örnek bir enstantane ekte verilmiştir.

Not: Burgu günümüzde kullanılmamakla beraber geçmişte pek çok işe yaradığı konusunda tezler epey fazladır(Kaynak: Anane). Günümüzde Geveze tarafından gerçekleştirilen pilot uygulamada çok ses çıktığı tespit edilmiş ve ekstrem durumlar hariç kullanılmamasının kullanan kişinin rezil olmaması açısından önem teşkil ettiği belirtilmiştir.
("AaAaAaAy!!! Acıtıyormuş bu yaa." Mazoşist değilim, hayır. Sadece içimdeki bilim aşkı durmak bilmiyor.)

Şekiller için (bkz. ek)


EK
Tonlama Enstantanesi
-Givezeeeğ, sen bi motfaaa bakar mısiğn?
(Geveze'nin iç sesi: Aaay, sesi çok fena, mutfakta ne oluyor ki?)
-Geveziiğ, yıvram sen konüşmaktan yorülmadin mı?
(Geveze'nin iç sesi: Sanırım susmam gerek.)
Örnekler çoğaltılabilir.