**Bazı insanlar tanıyorum, bumerang gibiler. Şöyle uzaklara güzelce savuruvermek bilek istiyor, defalarca deniyorsun hatta bazen canını acıtıyorsun; sonunda gözden uzağa fırlatmayı başardığında da gidip bir elips çizip geri geliyorlar. Ansızın.
**Teomanın karısı hamile kaldığından beri tadım tuzum yok, dizlerim filan ağrıyor. -apostrofu da öyle herkese kullanmıyorum...-
**İnsanlar one hit wonder diyorlar da ben yaklaşık 10 senedir düzenli aralıklarla The Rasmus dinliyorum ya. Rock n Coke'a geldikleri zamanı hatırlıyorum, o kadar. Geçen sene ekşi sözlük'teki başlığına bakmıştım, itin götüne sokmuşlar. Dedim dağıldılar herhalde. Üzüldüm, kırıldım. Sonra bugün yutupta 2012 çıkışlı albümlerini buldum, hazine bulmuş gibiyim. DAĞILMAMIŞLAR. OH OH. Ve resmen sekiz on yaşımın müziğini dinlemenin verdiği keyif. -buradan anlıyoruz ki ben yaşlanınca 'gençliğimin şusu gençliğimin busu hey gidiieh' diyen ihtiyar olacağım, kesin.-
**Yalnız bazen de bir nefret nöbeti geliyor, küçücük ufacık şeyleri gözümde büyütüp çok da iyi insanlardan tiksiniyorum. Geçen bir yerde okudum, kadın sevmek üzere, sevsin diye demişler. Hayır halbuki çok güzel nefret de eder kadın.
**ŞALOM. İbranice öğrenmeye karar verdim bu arada. 12. sınıf öğrencisi olarak yeterince sorumluluğum yok çünkü. Yiddish de çok değişik aslında. Kursu var mıdır?
**Bilkent Mütercim Tercümanlık tam burslu ;;;))))))) ;))););)));););;);)). -hepiniz amin deseniz kazanırım ha.-
**Etimolog olsam her gün işe giderken mutluluktan ağlarım. Ama bir etimolog işte ne yapar onu tam olarak bilmiyorum. Masasına oturup makale ve sözlük okur diye düşünüyorum. Yine güzel, yine ağlarım gibi.
**Beyoncé Amerika'nın kadırgalısı gibi. Sanki östrojenle kaplanmış delikanlılığıyla parçalayıvericekmiş insanı, o derece mert o derece kadın.
**Dershane yüzünden güneş üzerime doğmuyor artık. Yataktan kalktığımda üşüyorum. Memurlarla birlikte ilk otobüse biniyorum, benim çantam daha ağır ve daha çok saçım var ama onlar daha yorgunlar.
**Cep telefonuyla video çekerken telefonu dik tutuyorlar ya, tutmasınlar. İfrit oluyorum.
**Geçen gün otobüste teyzenin biri çantasını omzuma koydu. Kısayım ya, yürüyen sehpa sandıysa demek ki. Koyuverdi çantasını. 7 durak kadar öyle gittik, inmeden önce çantadan özür diledim.
**Eskiden her yere taksiyle gidiyordum, ne güzeldi. Şimdi araba almak için para biriktiriyorum, 30 kadar otobüs hattı ezberimde. 25 kadar da viraj alan körüklü otobüste düşme maceram, 40 kadar teyzeli maceram var.
**Grafik tablete alışmaya çalışıyorum. Dünyanın en güzel teknolojisi olduğuna karar verdim. ÇOK GÜZEL.
Sizi seviyorum, kendinize iyi bakın.